8 Nisan 2014 Salı

LAİKLİK

LAİKLİK

Ø Laiklik; devlet düzeninin; bu düzeni sağlamak ve korumak için uygulanan hukuk kurallarının dine değil, akla ve bilime dayandırılması; kimsenin de dini inancına ve vicdan özgürlüğüne karışılmaması demektir.
Ø Laiklik din ve mezhep kavgalarına karşıdır. Atatürk’e göre din, bir vicdan meselesidir. Dine duyulan saygıdan dolayı taassuba, gericiliğe karşıdır.
Ø Laiklikte devletin resmi dini yoktur. Devlet belli bir dine üstünlük tanıyıp, onun kurallarını bütün vatandaşlara benimsetmeye ve uygulatmaya çalışmaz.
Ø Buna göre din ve ibadet özgürlüğünü güvence altına almıştır.

Ø Laiklik Türk İnkılâbı’nın temel taşıdır. Atatürk ilkeleri arasında Cumhuriyetin vazgeçilmez ve geri dönülmez ilkesidir.
NOT: Laiklik, Atatürk’ün cumhuriyetçilik ilkesi ile birlikte taviz vermediği, her türlü siyasi tartışmalardan uzak tuttuğu ikinci ilkedir.
Ø Laiklik, Türk milletinin çağdaşlaşma, ilerleme ve bilimsel gelişme yolunu açmıştır. Laiklik; Cumhuriyet ve demokrasinin gelişip güçlenmesi için de ortam hazırlamıştır.

Ø Atatürk’ün Laiklik İlkesi doğrultusunda;

   Saltanatın kaldırılması (1922)
   Halifeliğin kaldırılması (1924)
   Tevhid-i   Tedrisat   Kanunu’nun   çıkarılması
(1924)
   Şeriyy v Evka Vekaletinin  kaldırılması
(1924)
   Medreselerin kapatılması (1925)
   Maarif  Tkilatı  Hakkınd Kanun’u kabul
edilmesi
   Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması (1925)
   Kılık ve kıyafette yenilik yapılması (1925)
   Medeni Kanun’un kabul edilmesi (1926)
   Dinsel ünvanların yasaklanması (1934)
 Devletin   dini   İslam’dır”   maddesinin anayasadan çıkarılması
   Milletvekiller v Cumhurbaşkanını yemin
şeklinin değiştirilmesi

1937’de laiklik ilkesinin 1924 Anayasası’na girmesi gibi inkılaplar yapılmıştır.