II. DÜNYA
SAVAŞI
v Savaş
Öncesi Genel Durum
1.
Almanya
Ø I. Dünya Savaşı’nın
mağluplarından olan Almanya, İtilaf Devletleri ile şartları çok ağır olan “Versay
Antlaşması”nı imzalamıştı.
Ø Almanya, Uzakdoğu’daki
sömürgelerini Japonya’ya, Afrika’daki sömürgelerini İngiltere
ve Fransa’ya kaptırmış; Avrupa’da ise Alsas - Loren Bölgesi’ni
Fransa’ya bırakmıştı.
Ø Ayrıca
topraklarının bir bölümü de Belçika, Çekoslovakya, Polonya ve
Litvanya arasında paylaşılmıştı. Avrupa siyasetinde de artık
Almanya’nın etkinliği tamamen kaybolmuştu.
NOT:
I Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya’da Cumhuriyet rejimi
kurulmuştur.
Ø II.
Dünya Savaşı öncesinde ırkçı söylemlerle başa geçen Hitler,
Almanya’yı Avrupa ve dünyanın en güçlüsü yapmak için Almanları kendi
yöntemlerince yönlendirmeye başlamıştı.
2.
Sovyet Rusya
Ø I. Dünya Savaşı devam
ederken “Bolşevik İhtilali” nedeniyle, savaştığı devletlerle Brest
- Litowsk Antlaşması’nı imzalayarak savaştan çekilmişti.
Ø Komünist
rejimin Sovyet Rusya’da yerleşmesinden sonra etrafındaki yeni kurulan
devletleri de işgal ederek, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’ni
oluşturmuş ve dünya barışını tehdit edecek derecede büyük bir silahlanma yarışı
başlatmıştı.
3.
A.B.D
Ø I. Dünya Savaşı’nın
galiplerinden biri olarak, Avrupa devletlerinden farklı bir politika izlemeye
başlamış; İngiltere ve Fransa’nın siyasi etkinliğini kırmak için Wilson
İlkeleri’ni yayınlamış ve bu ilkeler doğrultusunda Milletler
Cemiyeti’nin kurulmasını sağlamıştır.
Ø ABD’yi dünya
siyasetinde en etkili devlet yapmayı amaçlayan bu ilkelere, Avrupalı
Devletler pek uymamışlar, kurulan Milletler Cemiyeti’ni de kendi
çıkarlarına hizmet eden bir kuruluş haline getirmişlerdi.
Ø Avrupalı
devletlerin sömürgeci politikalarına devam etmeleri ve tüm bu gelişmeler ABD’yi
Avrupa siyasetinden uzaklaştırarak yalnızlığa itmişti.
4.
İngiltere
Ø I. Dünya Savaşı’nın
galiplerindendi. Sadece Avrupa’da değil, tüm dünyada en etkili güç olma
amacındaydı.
Ø Bu
amaç doğrultusunda diğer galip devletlerden ABD ve Fransa ile ilişkilerine çok
dikkat ediyor ve kendi açısından ihtiyatlı davranmaya özen gösteriyordu.
5.
Fransa
Ø İngiltere
ve ABD’nin yanında I. Dünya Savaşı’nın galip devletlerindendi. Afrika ve Ortadoğu’da
yeni sömürgeler elde etmiş, Alsas - Loren Bölgesi’ni de Almanya’nın
elinden almıştı.
Ø İngiltere’den
sonra Avrupa siyasetinde ve dünyada ikinci devlet olma yolunda
ilerlemeye devam ediyordu.
6.
İtalya
Ø I. Dünya Savaşı’ndan
galip devlet olarak çıkmasına rağmen, Paris Barış Konferansı’nda
müttefikleri tarafından dışlanınca, farklı bir politika izlemeye
başlamıştı.
Ø Bu
süreç içerisinde yönetime gelen Faşist lider Mussolini, eski Roma
mirasına sahip çıkarak, Afrika ve Akdeniz’de yayılma siyaseti izlemeye
başladı.
7.
Japonya
Ø Savaşın
galip devletlerindendi. Uzakdoğu’da güçlenmek isteği devam ediyordu. Bu amaçla saldırgan
bir politika izlemeye başladı ve Almanya ile yakınlık kurmaya
özen gösterdi.
8.
Avusturya ve Macaristan
Ø I.
Dünya Savaşı’nın mağlup devletlerindendi. İtilaf Devletleri’yle Sen
Jermen ve Triyannon Antlaşmaları’nı imzalamışlardı. Bu
antlaşmalarla Avusturya - Macaristan toprakları üzerinde beş yeni devlet
kurulmuştu (Avusturya, Macaristan, Çekoslavakya,
Polonya ve Yugoslavya).
NOT:
I. Dünya Savaşı’ndan sonra Orta ve Doğu Avrupa’da ayrıca Letonya,
Estonya, Litvanya, Finlandiya devletleri de kurulmuştur.
Ø Avusturya’nın,
Almanya ve Macaristan ile birleşmesi de yasaklanmıştı.
9.
Türkiye
Ø I. Dünya Savaşı
sonrası İtilaf Devletleri’nin işgallerine maruz kalan Osmanlı Devleti yıkılmış;
Ulusal Bağımsızlık Savaşı verilerek Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştu.
Türkiye bölgesinde barışçıl bir politika izlemeye başlamış, ayrıca birçok
uluslararası pakta da üye olmuştu.
Ø 1931
yılından sonra, Avrupa’da patlak veren buhranlar Türkiye’yi etkisi altına
almış, Türkiye, dünya barışını korumak için;
F 18 Temmuz 1932’de Milletler
Cemiyeti Üyeliğini,
F 9 Şubat 1934’te Balkan
Antantı’nı,
F 20 Temmuz 1936’da Montrö
Boğazlar Sözleşmesi’ni,
F 8
Temmuz 1937’de Sadabat Paktı’nı imzalamıştır.
v Savaş
Öncesi Barışı Koruma Çabaları
ü Milletler
Cemiyeti (1920): İtilaf Devletleri tarafından dünya barışını korumak ve güvenliği
sağlamak amacıyla Milletler Cemiyeti (Cemiyet-i Akvam) kurulmuştur. İyi
niyetlerle kurulan bu cemiyet milletlerarası barışı korumak yerine büyük
devletlerin çıkarlarını koruyan bir örgüt haline gelmiştir.
ü Locarno
Antlaşması (1925): Versay Antlaşması’nın ardından
gerginleşen Fransız - Alman ilişkilerinin yumuşaması üzerine; Fransa,
Almanya, İngiltere, İtalya, Belçika, Polonya, Çekoslovakya arasında
imzalanmıştır. Bu antlaşma ile anlaşmazlıkların barış yoluyla ve Milletler
Cemiyeti kanalıyla çözümlenmesi kabul edilmiştir.
ü Briand
- Kellog Faktı (1928): İlk önce dokuz devlet; ABD,
İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Polonya, Belçika ve Çekoslovakya
arasında imzalanmış ve 1928 Ekimi’nde Sovyet Rusya da bu
pakta katılmıştır. Kellog Paktı, bu dönemin önemli bir barışçı hareketi olmasına
rağmen, Amerika hariç büyük devletlerin hemen hepsi samimiyetten yoksundur. Türkiye;
dünya barışına katkıda bulunmak amacıyla 1929’da üye olmuştur.
NOT:
1919 Versay Antlaşması’ndan, 1925 Locarno Antlaşması’na kadarki
devrede savaş sonrasının sarsıntılarının giderilmesine ve barış
antlaşmalarının kurduğu düzenin yerleştirilmesine çalışılmıştır.
Locarno ile başlayan yumuşama döneminde ise barışın devamlı hale getirilmesi ve
silahsızlanma çabaları, 1929 dünya ekonomik bunalımına kadar sürmüştür.
v II.
Dünya Savaşı’nın Nedenleri
Þ Devletler arasındaki hammadde
ve pazar kaynaklı ekonomik rekabetin hızlanması
I. Dünya Savaşı’ndan sonra yenilen devletlerle imzalanan barış
antlaşmalarının çok ağır şartlar içermesi
Devletler arasındaki silahlanma
yarışının tehlikeli boyutlara ulaşması
Þ Uzakdoğu’da Japonya'nın
saldırgan bir tutum izlemesi (Çin’e ait Mançurya bölgesine girmesi)
Faşist bir rejim kuran İtalya lideri Mussolini’nin
saldırgan tutumu
Almanya’nın, Versay Antlaşması ile sömürgelerini kaybedip Avrupa
siyasetinden düşmesi üzerine Nazi lideri Hitler’in Almanya’nın
kaybettiklerini geri almak için hızla silahlanmaya başlaması (en önemlisi)
Komünizm
tehlikesinin artması (İngiltere ve Fransa; bir taraftan Almanya ve İtalya’yı
dengelemeye çalışırken, bir taraftan da Rusya’nın komünizmi yaymasını
önlemeye çalışmışlardır.).
NOT:
I. Dünya Savaşı’nın sonuçları II. Dünya Savaşı’nın
başlamasına ortam hazırlamıştır.
v Savaş
Öncesindeki Saldırgan Tutumlar ve Bloklaşmalar
Ø İtalya, 1934’te Fiyome’yi
ilhak etti. 1936’da Habeşistan’a (Etiyopya’ya) saldırdı
ve 1939’da Arnavutluk’a girdi.
Ø Japonya, Milletler
Cemiyeti’nden ayrılarak Çin’e saldırdı.
Ø Almanya 1936’da
Versay Antlaşması’yla askersiz bölge haline getirilen Ren Bölgesi’ne
saldırdı (Bu yüzden İngiltere ve Fransa da Almanya’ya savaş açmıştır.).
Ø 1938’de
Almanya, Avusturya’yı ilhak etti. 1939 başlarında ise Çekoslovakya’yı
işgal etti.
v Mihver
Devletler (Roma - Berlin Mihveri)
1936’da Almanya ile İtalya arasında
kuruldu. Daha sonra Japonya da Anti Komintern Paktı’nı
imzalayarak Mihver Devletler Grubu’na katıldı.
Bu gruba daha sonra
Bulgaristan, Macaristan ve Romanya da
dâhil olmuştur.
v Müttefik
Devletler
İngiltere ve Fransa; Almanya,
İtalya, Japonya ve Rusya’nın saldırgan politikalarına karşı müttefik devletler
bloğunu kurdular.
Daha sonra bu gruba
Sovyet Rusya ve ABD de katılmıştır.
v Savaşın
Başlaması ve Yayılması
Ø Almanya,
23 Ağustos 1939’da Rusya ile tarafsızlık antlaşması imzaladıktan sonra 1 Eylül
1939’da Polonya’yı işgal etti. Aynı anda Sovyetler Birliği de
Polonya’ya savaş açtı ve Finlandiya dışındaki Baltık ülkelerini işgal
etti.
NOT:
Almanya’nın savaşın başında (23 Ağustos 1939) Rusya ile Saldırmazlık
Paktı imzalamasının nedeni; Polonya’nın işgaline karşı İngiltere ve
Fransa’da uyanacak tepkinin bir bölümünü Rusya’nın üzerine çekmektir.
Ø 3
Eylül 1939’da İngiltere ve Fransa, Almanya’ya savaş ilan ettiler. Böylece
II. Dünya Savaşı başlamış oldu.
NOT:
İngiltere ve Fransa, Sovyetler ile Almanya arasındaki yakınlaşmayı
tehlike olarak görmüşler ve bunun için sadece Almanya’ya savaş
ilan etmişlerdir.
Ø Almanya; Danimarka,
Hollanda ve Norveç’i işgal etti.
Ø 1940 yılında Fransa
yenilgiyi kabul ederek Almanya ile Ateşkes imzaladı. 24 Haziran 1940’da
da İtalya ile ateşkes imzalayan Fransa, bir kısım topraklarını
İtalya’ya terk etti.
Ø İtalya 28 Ekim
1940’ta Yunanistan’a saldırdı. Ancak başarılı olamadı ve geri çekildi.
Yunanistan saldırıya geçerek İtalya’nın boşalttığı Arnavutluk’a girdi.
Ø Almanya, Japonya ve
İtalya düşmanlarına karşı güç birliği yaparak, daha etkili hale gelmek amacıyla
kendi aralarında “Üçlü Pakt” adı verilen bir antlaşma
imzaladılar.
Ø Bu pakttan sonra,
Almanya ve Rusya aralarındaki tarafsızlık antlaşmasını bozup birbirlerine
savaş açtılar (1941) (Almanya Ege Adaları’nı işgal etmek isteyince
Rusya buna tepki göstermiştir.).
Ø Rusya
1942’de, Almanya’ya karşı İngiltere ile bir ittifak antlaşması imzalayarak Müttefik
Devletleri Grubuna katıldı.
NOT:
Rusya’nın Müttefik Devletler’e katılması, savaştaki
dengelerin bir anda değişmesine neden oldu.
Ø Almanlar, 1942’de
Ruslara yenildiler.
Ø Japonya’nın,
Çin ve Uzakdoğu'daki Amerikan üssü “Pearl Harbour”a saldırması
üzerine, 14 Ağustos 1942’de ABD ile İngiltere savaşta birlikte hareket
edeceklerini açıkladılar. Böylece ABD, Müttefik Devletlerin yanında
savaşa girmiş oldu.
v Savaşın
Sona Ermesi
Ø Amerikan
Kuvvetleri’nin 8 Kasım 1942’de Atlantik’i geçerek Kuzey Afrika’ya gelmeleri, müttefiklerin
savaştaki durumunu güçlendirmiştir.
Ø Bu sırada Rusya da
Almanya’ya karşı etkili savunma yapmaya başladı. 3 Şubat 1943’te Stalingrad’ı
Ruslara teslim etmek zorunda kalan Almanya, Rus topraklarından çekildi.
Ø Müttefik
Devletler 1943’te Kuzey Afrika’da İtalya ve Almanları yenilgiye uğrattılar.
Temmuz 1943’te Sicilya Adası’na çıkarma yapan Müttefikler, Mussolini’nin
iktidardan düşmesine ve İtalya’nın teslim olmasına neden oldular (3
Eylül 1943).
NOT:
Yenilen İtalya’da yönetim değişikliği yaşanmış ve İtalya 1943
yılından itibaren İngiltere’nin yanında Almanya’ya karşı savaşa devam
etmiştir.
Ø Müttefikler, “Normandiya
Çıkarması” ile Fransa üzerinden Almanya’ya girdiler. Rusya da aynı anda
doğudan Berlin’e ulaştı.
Ø 7 Mayıs 1945’te
Almanya, Müttefik Devletlerle ateşkes imzalayarak kayıtsız şartsız teslim
olmuştur.
Ø ABD,
6 Ağustos 1945’te Hiroşima ve 9 Ağustos 1945’te Nagazaki’ye
Atom Bombası atarak, Japonya’nın teslim olmasını sağladı.
Japonya, 2 Eylül 1945’te Amerikan donanmasına ait Missouri Zırhlısı’nda ateşkes
imzaladı ve böylece II. Dünya Savaşı kesin olarak sona ermiş oldu.
v II.
Dünya Savaşı’nda Türkiye’nin Tutumu
Ø Dünya Savaşı
başladığında, Türkiye barış yanlısı politikasını devam ettirmiş; gerek Müttefik
Devletler’le gerekse Mihver Devletler ile dostane ilişkiler kurmaya çalışmıştır.
Ø 1939’da Türkiye,
İngiltere ve Fransa ile savunma antlaşmaları imzalamıştır.
Ø 1941’te Almanya ve
Rusya ile de saldırmazlık antlaşmaları imzalayan Türkiye, böylece her iki grup
arasında bir denge politikası sürdürmüştür. Ayrıca, bu antlaşma Rusya ile
olan anlaşmazlıklarımızı da ortadan kaldırmıştır.
Ø Türkiye
bir taraftan tarafsızlığını ilan ederken, diğer taraftan da her an savaşa
girecekmiş gibi hazırlık yapmıştır. Genel Seferberlik ilan
ederek, tüm ekonomisini askeri harcamalara yönlendiren Türkiye, II. Beş
Yıllık Kalkınma Planını da uygulayamamış, eli silah tutan bütün erkek
nüfusu silah altına almıştır.
NOT:
Türkiye’; II. Dünya Savaşı’nın getirdiği ekonomik sıkıntıları
hafifletmek için; Milli Korunma Kanunu’nu (1940), Varlık
Vergisi’ni (1942) ve Toprak Mahsulleri Vergisi (1944)’ni
kabul etmiştir.
Ø 30 Ocak 1943’te
İngiltere Başbakanı Churchil, İsmet Paşa’dan kendi yanlarında savaşa
girilmesini istemiştir (Adana Görüşmesi).
Ø 1943’te Sovyetler
Birliği de Tahran Görüşmeleri’nde Türkiye’nin savaşa girmesini
istemiştir.
Ø Aralık 1943’te
Müttefik Devletler Kahire Görüşmeleri’nde bir kez daha Türkiye’nin
kendi yanlarında savaşa girmesini istemişlerdir.
Ø Savaşın sonlarına
doğru Türkiye tutumunu değiştirerek, yenilmeleri kesinleşen Mihver Grubu’na
karşı cephe alarak Müttefik Devletler ile yakınlaşmıştır.
Ø Türkiye bu politika
doğrultusunda 2 Ağustos 1944’te Almanya ile tüm resmi ilişkilerini kestiğini
açıklamıştır.
Ø Türkiye
fiilen savaşa girmese de 23 Şubat 1945’te Almanya ve Japonya’ya resmen
savaş ilan etmiştir.
Ø Türkiye'nin
Mihver Devletleri’ne savaş ilan etmesinin nedenleri:
F İlişkilerinin bozulmaya başladığı Sovyet Rusya karşısında yalnız kalmamak
F Savaş sonunda savaşta
zarar gören devletlerden biri olarak ekonomik yardımlar alabilmek
F Savaştan
sonra oluşacak uluslararası örgütlerde yer almaktır.
v II.
Dünya Savaşı’nın Sonuçları
Toplam 56 milyon insan öldü. Ölen insanların % 48’inin siviller
olması, sivil savunma teşkilatlarının yaygınlaşmasına neden
olmuştur.
Almanya ve İtalya’nın yenilmesi ile aşırı milliyetçi akımlar
(Nazizm, Faşizm) önemini kaybetmiştir.
Sıcak savaş yerini soğuk savaşa (propaganda savaşına) bırakmıştır
(1955 – 1990).
İlk kez Atom bombası (nükleer silah) kullanıldı.
Almanya, Doğu
– Batı olmak üzere ikiye ayrıldı (1990 yılında Berlin Duvarı yıkılmış,
Doğu ve Batı Almanya birleşmiştir.). ABD Batı’yı, Sovyet Rusya Doğu’yu denetim
altına almıştır.
Þ Dünya barışını sağlamak için
ABD, Sovyetler Birliği, Çin, İngiltere ve Fransa’nın öncülüğünde Birleşmiş
Milletler Teşkilatı kuruldu (1945).
Birleşmiş Milletler, 1948’de II. Dünya Savaşı’nın kötü
sonuçlarını dikkate alarak, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni
yayınladı.
Şubat 1945’de ABD, İngiltere ve Sovyetler Birliği devlet
başkanları Yalta (Kırım) Konferansı’nda bir araya gelerek,
dünyayı yeni nüfuz bölgelerine ayırıp denetim altına almayı planladılar.
ABD ve SSCB dünya
siyasetinde en etkili iki devlet haline geldi.
NOT-1:
Sosyalist Rusya’nın güçlenmesiyle Çekoslovakya, Polonya,
Macaristan, Yugoslavya, Romanya, Bulgaristan, Arnavutluk ve Doğu Almanya Rus işgaline
uğradı ve bu ülkeler sosyalizmin nüfuzu altına girdi (Doğu
Bloku)
NOT-2:
ABD ve İngiltere’nin Rusya’yı serbest bırakmasıyla Rusya komünist
rejimini Orta Avrupa, Balkanlar ve Çin’e yaymıştır.
İtalya, Trablusgarp ve Oniki Ada’yı boşalttı. Bağımsız
Libya Devleti kuruldu ve Oniki Ada Yunanistan’a geçti (1947
Paris Antlaşması ile).
İngiltere ve
Fransa’nın sömürgesi durumunda olan Mısır, Hindistan, Pakistan,
Filipinler, Cezayir, Tunus ve Fas gibi ülkelerin birçoğu
bağımsızlıklarına kavuştu.
NOT:
Bu nedenle, II. Dünya Savaşı’nın galiplerinden olmalarına rağmen ekonomik
yönden zayıf düşen iki devlet İngiltere ve Fransa oldu.
Türkiye de bütün eli silah tutan erkek nüfusu 6 yıl boyunca
askere aldığı için ekonomik yönden büyük zarara uğradı.
ABD ve İngiltere’nin öncülüğü ve Birleşmiş Milletlerin desteği
ile Filistin’de Bağımsız İsrail Devleti kuruldu (1948).
Çin’de komünist rejim işbaşına geldi.
Komünizmin yayılmasını durdurmak amacıyla ABD’nin önderliğinde,
İngiltere, Fransa, Belçika, Hollanda, Kanada, İtalya ve Norveç gibi ülkelerin
katılımıyla 1949’da “NATO” (Kuzey Atlantik Paktı) kuruldu.
Savaş sonrası artan
devletler arası bloklaşmalar sonucu 1955’te S.S.C.B’nin liderliğinde,
Bulgaristan, Çekoslovakya, Macaristan, Romanya, Arnavutluk, Polonya ve Doğu
Almanya’nın katılımı ile “Varşova Paktı” kuruldu (NATO’ya karşı
kuruldu.). Ancak 1990’da bu pakt dağılmıştır.
Avrupa
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) kuruldu. 1949’da da
Avrupa ülkeleri kendi aralarında ekonomik ve siyasi dayanışmayı sağlamak için, “Avrupa
Konseyi”ni kurdular.
NOT:
Türkiye; 1950’de Birleşmiş Milletlerin çağrısına uyarak Kore’ye
asker gönderdi. (1952’de NATO’ya girmesini kolaylaştırmıştır.)
NOT:
1955’te Türkiye, İran, Irak ve Pakistan BAĞDAT PAKTI’nı
kurdu (1959’da rejimi değişen Irak paktan çekildi.). 1959’da Bağdat Paktı’nın
adı “Merkezi Antlaşma Örgütü” yani “CENTO” olarak
değiştirildi (Türkiye, İran, Pakistan ve İngiltere). CENTO; askeri amaçtan çok
ekonomik, kültürel ve etnik işbirliğini sağlamaya yöneliktir.
NOT:
Bu savaş sonucunda Türk - Amerikan ilişkileri gelişmiştir.
NOT:
II. Dünya Savaşı’ndan sonra ABD tarafından Avrupa’da ekonomisi
bozulan devletlere yönelik “Truman Doktirini (12 Mart 1947)” ve “Marshall
Yardımı (12 Temmuz 1947)” çıkarılmıştır. Bu iki durum Soğuk
Savaş’ın ilk adımları olarak kabul edilmiştir.
NOT:
II. Dünya Savaşı’ndan sonra Türkiye’de çok partili hayata geçilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder